Son zamanlarda sektörde yine tartışmalar başladı—Bitcoin gerçekten “dijital altın” mı değil mi? Ama ilginç olan şu ki, şimdi bazıları daha çılgın bir yönü düşünmeye başladı: Ya BTC sadece elde tutup değer artışı beklemekle kalmasa, aynı Ethereum’daki gibi DeFi stratejileriyle oynanabilse, getiri sağlansa, nasıl bir tablo ortaya çıkar?
Açık konuşmak gerekirse, Bitcoin’in bir değer saklama aracı olması artık tartışmaya pek gerek olmayan bir konu. Ama sorun şu ki—BTC’lerin büyük kısmı cüzdanda öylece yatıyor, hiçbir işlevi yok. Düşünsene, bu tıpkı bir ev alıp sadece depo olarak kullanmaya benziyor; varlık aslında hiç kullanılmıyor. Geleneksel finansta, sermaye değer yaratmak için dolaşımda olmalı, ama BTC şu anda daha çok hareketsiz bir stok, çalışan sermaye değil.
Son zamanlarda Lorenzo Protocol gibi yeni protokoller ortaya çıkmaya başladı. Aslında yaptıkları şey gayet basit—BTC’ye bir DeFi modülü eklemek. Kısaca, BTC sahipleri teminat göstererek stablecoin borç alabiliyor (varlığı satmadan likidite sağlanıyor), yeniden teminatlandırma stratejilerine katılabiliyor (finansal ürün zincirleri gibi), hatta yapılandırılmış özel ürünler (anapara korumalı, faizli ürünler vs.) oluşturabiliyorlar. Yani Bitcoin’i altın külçesinden yumurtlayan bir tavuğa çeviriyorlar, üstelik bu tavuğu kiraya verip gelir de elde edebiliyorsun.
Bu tür protokoller genellikle $BANK gibi yönetim token’ları da çıkarıyor. Bu token’lar sadece oylama için değil, adeta bu finansal lego’nun yapıştırıcısı gibi. Token sahipleri protokol gelirinden pay alabiliyor, stratejilere öncelikli katılım hakkı, hatta riskten korunma araçları edinebiliyor. Sadece coin alıp satmanın ötesinde, “projeyle birlikte büyüme” hissi veren ekstra bir katman ekliyor.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
10 Likes
Reward
10
5
Repost
Share
Comment
0/400
ETH_Maxi_Taxi
· 5h ago
Bekle, BTC gerçekten DeFi'ye mi girecek? Bu biraz sert bir koku var hahah
View OriginalReply0
NotFinancialAdviser
· 5h ago
Yine mi bu tuzak? BTC'nin yatarken tozlanması gerçekten israf.
---
Lorenzo'nun bu protokolüne göz attım, biraz fazla açgözlü gibi geldi.
---
Eh, bekle, Stake ile borç almak dolaylı olarak kaldıraç değil mi? Risk nerede?
---
Yumurta veren ördek kulağa hoş geliyor, ama Kesinti Kaybı yine de yapılmalı.
---
$BANK'ın temettü mekanizması nasıl sürdürülebilirliği garanti ediyor? İyi düşünülmemiş gibi.
---
Bitcoin zaten hareket etmesi gereken bir şey, yığmak en büyük israflardan biri.
---
Bu tam olarak BTC'yi menkul kıymetleştirmek değil mi? Bir şeyler eksik gibi hissediyorum.
---
Finansal Lego kulağa güzel geliyor, ama Lego'nun dağıldığını görmekten korkuyorum.
---
Sonunda biri bunu düşündü, fakat gerçek APY'nin ne olduğunu görmek gerekiyor.
---
Ağır Stake tuzağı beni gerçekten endişelendiriyor, bu riskin altına kim girecek.
View OriginalReply0
FundingMartyr
· 5h ago
Altın yumurtlayan tuzak benzetmesi harika olmuş, ama risklerin de dağ gibi yığıldığını hissediyorum.
View OriginalReply0
MEVSandwichMaker
· 5h ago
Bu tuzak vade finansmanı gerçekten enflasyonu geride bırakabilir mi? Yine insanları enayi yerine koyulacak gibi hissediyorum.
View OriginalReply0
CodeAuditQueen
· 5h ago
Ağır stake tuzak katmanları gibi bir şey, önce denetim raporuna bakmak gerekir. Lorenzo gibi protokollerin akıllı sözleşmelerinin reentrancy açığı var mı, taşma kontrolleri yerinde mi, bunlar hepsi ölümcül yaralar.
Son zamanlarda sektörde yine tartışmalar başladı—Bitcoin gerçekten “dijital altın” mı değil mi? Ama ilginç olan şu ki, şimdi bazıları daha çılgın bir yönü düşünmeye başladı: Ya BTC sadece elde tutup değer artışı beklemekle kalmasa, aynı Ethereum’daki gibi DeFi stratejileriyle oynanabilse, getiri sağlansa, nasıl bir tablo ortaya çıkar?
Açık konuşmak gerekirse, Bitcoin’in bir değer saklama aracı olması artık tartışmaya pek gerek olmayan bir konu. Ama sorun şu ki—BTC’lerin büyük kısmı cüzdanda öylece yatıyor, hiçbir işlevi yok. Düşünsene, bu tıpkı bir ev alıp sadece depo olarak kullanmaya benziyor; varlık aslında hiç kullanılmıyor. Geleneksel finansta, sermaye değer yaratmak için dolaşımda olmalı, ama BTC şu anda daha çok hareketsiz bir stok, çalışan sermaye değil.
Son zamanlarda Lorenzo Protocol gibi yeni protokoller ortaya çıkmaya başladı. Aslında yaptıkları şey gayet basit—BTC’ye bir DeFi modülü eklemek. Kısaca, BTC sahipleri teminat göstererek stablecoin borç alabiliyor (varlığı satmadan likidite sağlanıyor), yeniden teminatlandırma stratejilerine katılabiliyor (finansal ürün zincirleri gibi), hatta yapılandırılmış özel ürünler (anapara korumalı, faizli ürünler vs.) oluşturabiliyorlar. Yani Bitcoin’i altın külçesinden yumurtlayan bir tavuğa çeviriyorlar, üstelik bu tavuğu kiraya verip gelir de elde edebiliyorsun.
Bu tür protokoller genellikle $BANK gibi yönetim token’ları da çıkarıyor. Bu token’lar sadece oylama için değil, adeta bu finansal lego’nun yapıştırıcısı gibi. Token sahipleri protokol gelirinden pay alabiliyor, stratejilere öncelikli katılım hakkı, hatta riskten korunma araçları edinebiliyor. Sadece coin alıp satmanın ötesinde, “projeyle birlikte büyüme” hissi veren ekstra bir katman ekliyor.