Karnika E. Yashwant'ı tanıyan herkes ona “KEY Bey” diyor.
14 yaşında okulu bıraktı, şimdi Dubai'de 150'den fazla kişiyi yönetiyor. Bu adamın özgeçmişi sanki hileli bir oyun açmış gibi - birden fazla Web3 şirketinin kurucusu, birkaç blockchain projesinin stratejik danışmanı.
Ama en çok etkilendiğim şey bu unvanlar değil.
Ama bana söylediği o cümle: “Ben asla Meme coin almadım.”
Geç kalmak değil, hiç katılmayı düşünmemek.
100 Dolar ile alım, 3500 Dolar hala ekleme yapıyor
Birçok insan yatırım yapmanın dipten almak ve tepeden satmak olduğunu düşünüyor. Ancak KEY Bey kesinlikle böyle oynamıyor.
ETH 100 dolarken almaya başladı, sonra 3500 dolara mı yükseldi? Almaya devam etti. 1000'in altına mı düştü? Hala tutuyor.
“Yatırım yaptığımda, yarın ne kadar yükseleceği ya da düşeceği umurumda değil. On yıl sonra ne kadar değerli olacağını bilmek istiyorum.”
Bu sözler biraz Versay gibi geliyor ama gerçekten de böyle yaptı.
Onun gözünde, ETH ciddi şekilde değersizleştirildi, her zaman böyle oldu. BTC? O, milyon dolarlık bir varlık, sadece fiyatı henüz yerinde değil.
Bireysel yatırımcılar “BTC 175.000'e mi çıkacak yoksa 45.000'e mi düşecek” diye düşünürken, başkaları şimdiden beş adım sonrasını düşünüyor.
O, bence çok ilginç bir şey söyledi: “Alım yaptığında zaten kazanmış oluyorsun, satım yaptığında değil.”
Ne anlama geliyor?
Eğer bir varlığın uzun vadeli değerini gerçekten anlıyorsanız, o varlığı satın almanız anında kazanmış olursunuz. Fiyat mı? O sadece bir zaman meselesi.
Neden bireysel yatırımcılar her zaman kaybediyor?
KEY Bey bu konu hakkında konuştuğunda, hiçbir şekilde nezaket göstermedi.
“Çoğu insan doğuştan kazanma genine sahip değildir.”
Bu sözler kalp kırıcı geliyor, ama ardından açıkladı:
“Zengin olmak istiyorlar ama acıya dayanabilecek, belirsizlikte sakin kalabilecek ve bir kaos içinde bile ayık düşünebilecek biri olmaya hazır değiller.”
O döngüyü çok kez gördü.
Herkes “Eğer 2012'de BTC alsaydım, ne iyi olurdu” diyor, ama gerçekten sana bu fırsatı veriyor mu? Belki de iki katı kazanıp kaçardın, çünkü o inanca sahip değilsin.
Zenginlik, trendleri takip ederek elde edilmez, aksine o zorluklara dayanabilen kişi olabilmekle elde edilir.
KEY Bey'in Altı Demir Kuralı
O kısa vadeli ticaret yapmaz, Meme peşinde koşmaz ve KOL'lerin önerilerine de bakmaz.
Onun metodolojisi çok basit, ama buna sadık kalan pek az kişi var:
1. Kendi araştırmanızı yapın, başkalarına güvenmeyin.
KEY Bey'in her yatırımı, teknik, ekip, token ekonomisi ve zamanı derinlemesine anlamasıyla yapılmaktadır.
O şöyle dedi: “Eğer bu şeyin değerini kendi sözlerimle açıklayamıyorsam, satın almayacağım.”
2. Akıllı paranın nasıl hareket ettiğini görün.
Küçük yatırımcılar takip eder, kurumlar strateji geliştirir.
KEY Bey, sermaye akışlarını gözlemliyor - sosyal medyada bağırmadan gizlice biriken hareketler.
O, başkaları fark etmeden pozisyon alır, başkaları tepki vermeden önce de çıkar.
3. On yıl bazında düşünmek
Gelecek ay %40 düşecek mi? Umursamıyor.
Onun için önemli olan, on yıl sonra bu şeyin ne kadar değerli olacağı.
Bu düşünce tarzı, onun pozisyonunu korumasını sağladı, oysa diğerleri çoktan kısa vadeli dalgalanmalardan dolayı panikledi.
4. İnanç, kolaylıktan daha önemlidir.
Piyasa dalgalanmalarına dayanmak sadece strateji değil, aynı zamanda inanç da gerektirir.
KEY Bey'in yatırım yaptığı şey varlığın kendisi değil, beklemeye istekli olduğu o gelecektir.
5. Uzak bir perspektif al, gürültüyü engelle
En önemli kararlar genellikle ne alacağınız değil, neyi göz ardı edeceğinizdir.
Sosyal çevresini sadeleştiriyor, bilgi kaynaklarını filtreliyor, yalnızca gerçekten değerli şeylere odaklanıyor.
6. Asla Meme coinlerine dokunma
KEY Bey hiç Meme coin almadı. Oyununu anlamadığı için değil, tamamen katılmadığı için.
“Eğer dopamin uyarımı istiyorsan, o zaman kumar oyna. Ama bunu zenginlik biriktirmekle karıştırma.”
Onun pozisyonu - BTC, ETH ve bazı seçkin altyapı projeleri - tamamen kullanışlılık ve uzun vadeli vizyona dayanıyor.
Bu zihniyet, onun her döngüde iyi yaşamasını sağladı.
Son konuştuğumuz cümle
Röportajın sonlarına doğru, Bay KEY çok etkileyici bir şey söyledi:
“Önce zengin olamazsınız, önce başarılı olursunuz, sonra zengin olursunuz.”
Kripto para birimlerinde kısayol yoktur, sihirli token yoktur ve bir gecede zengin olmanın sırrı da yoktur.
Ama gerçekten var olan bir şey var - net düşünce kalıpları.
KEY Bey'in hikayesi, öne geçmekle ilgili değil, her zaman doğru yargıyı korumakla ilgilidir.
Dubai ofisinde, yüzlerce kişilik bir ekibi yönetiyor. Ancak onun temel mantığı 14 yaşında okulu bıraktığı günden beri değişmedi:
Aldığınız şeyi anlayın, sonra bekleyin.
Bu alanda, başarının öncelikle bir zihniyet meselesi olduğunu söyleyebilirim.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
11 Likes
Reward
11
4
Repost
Share
Comment
0/400
WhaleWatcher
· 11-25 02:44
100 dolardan şu ana kadar hold etmek, işte bu gerçek inanç... bizim gibi günde üç kez fikir değiştirmemek.
View OriginalReply0
SchrodingerWallet
· 11-25 02:43
100 ile 3500 arasında satmadım, işte buna gerçek inanç denir, benim her gün kar elde etmek noktasında ikilemde kalmam gibi değil.
View OriginalReply0
HashBard
· 11-25 02:41
açıkçası buradaki disiplin çılgın... adam sadece coin yığmaya devam ediyor, diğer herkes shitcoin peşinde koşarken lmao
View OriginalReply0
PoolJumper
· 11-25 02:24
Bu gerçek inanç olmalı, 100 dolardan buraya gelmek için ne kadar dayanıklılık göstermiş olmalısın, benim bu kadar iradem yok.
100 dolardan 3500 dolara ETH almaya devam eden: Asla Meme coin'lerle oynamayan bu Web3 girişimcisi, her döngüde neden kazanıyor?
100 dolardan şimdiye kadar, hiç ETH satmadı.
Karnika E. Yashwant'ı tanıyan herkes ona “KEY Bey” diyor.
14 yaşında okulu bıraktı, şimdi Dubai'de 150'den fazla kişiyi yönetiyor. Bu adamın özgeçmişi sanki hileli bir oyun açmış gibi - birden fazla Web3 şirketinin kurucusu, birkaç blockchain projesinin stratejik danışmanı.
Ama en çok etkilendiğim şey bu unvanlar değil.
Ama bana söylediği o cümle: “Ben asla Meme coin almadım.”
Geç kalmak değil, hiç katılmayı düşünmemek.
100 Dolar ile alım, 3500 Dolar hala ekleme yapıyor
Birçok insan yatırım yapmanın dipten almak ve tepeden satmak olduğunu düşünüyor. Ancak KEY Bey kesinlikle böyle oynamıyor.
ETH 100 dolarken almaya başladı, sonra 3500 dolara mı yükseldi? Almaya devam etti. 1000'in altına mı düştü? Hala tutuyor.
“Yatırım yaptığımda, yarın ne kadar yükseleceği ya da düşeceği umurumda değil. On yıl sonra ne kadar değerli olacağını bilmek istiyorum.”
Bu sözler biraz Versay gibi geliyor ama gerçekten de böyle yaptı.
Onun gözünde, ETH ciddi şekilde değersizleştirildi, her zaman böyle oldu. BTC? O, milyon dolarlık bir varlık, sadece fiyatı henüz yerinde değil.
Bireysel yatırımcılar “BTC 175.000'e mi çıkacak yoksa 45.000'e mi düşecek” diye düşünürken, başkaları şimdiden beş adım sonrasını düşünüyor.
O, bence çok ilginç bir şey söyledi: “Alım yaptığında zaten kazanmış oluyorsun, satım yaptığında değil.”
Ne anlama geliyor?
Eğer bir varlığın uzun vadeli değerini gerçekten anlıyorsanız, o varlığı satın almanız anında kazanmış olursunuz. Fiyat mı? O sadece bir zaman meselesi.
Neden bireysel yatırımcılar her zaman kaybediyor?
KEY Bey bu konu hakkında konuştuğunda, hiçbir şekilde nezaket göstermedi.
“Çoğu insan doğuştan kazanma genine sahip değildir.”
Bu sözler kalp kırıcı geliyor, ama ardından açıkladı:
“Zengin olmak istiyorlar ama acıya dayanabilecek, belirsizlikte sakin kalabilecek ve bir kaos içinde bile ayık düşünebilecek biri olmaya hazır değiller.”
O döngüyü çok kez gördü.
Herkes “Eğer 2012'de BTC alsaydım, ne iyi olurdu” diyor, ama gerçekten sana bu fırsatı veriyor mu? Belki de iki katı kazanıp kaçardın, çünkü o inanca sahip değilsin.
Zenginlik, trendleri takip ederek elde edilmez, aksine o zorluklara dayanabilen kişi olabilmekle elde edilir.
KEY Bey'in Altı Demir Kuralı
O kısa vadeli ticaret yapmaz, Meme peşinde koşmaz ve KOL'lerin önerilerine de bakmaz.
Onun metodolojisi çok basit, ama buna sadık kalan pek az kişi var:
1. Kendi araştırmanızı yapın, başkalarına güvenmeyin.
KEY Bey'in her yatırımı, teknik, ekip, token ekonomisi ve zamanı derinlemesine anlamasıyla yapılmaktadır.
O şöyle dedi: “Eğer bu şeyin değerini kendi sözlerimle açıklayamıyorsam, satın almayacağım.”
2. Akıllı paranın nasıl hareket ettiğini görün.
Küçük yatırımcılar takip eder, kurumlar strateji geliştirir.
KEY Bey, sermaye akışlarını gözlemliyor - sosyal medyada bağırmadan gizlice biriken hareketler.
O, başkaları fark etmeden pozisyon alır, başkaları tepki vermeden önce de çıkar.
3. On yıl bazında düşünmek
Gelecek ay %40 düşecek mi? Umursamıyor.
Onun için önemli olan, on yıl sonra bu şeyin ne kadar değerli olacağı.
Bu düşünce tarzı, onun pozisyonunu korumasını sağladı, oysa diğerleri çoktan kısa vadeli dalgalanmalardan dolayı panikledi.
4. İnanç, kolaylıktan daha önemlidir.
Piyasa dalgalanmalarına dayanmak sadece strateji değil, aynı zamanda inanç da gerektirir.
KEY Bey'in yatırım yaptığı şey varlığın kendisi değil, beklemeye istekli olduğu o gelecektir.
5. Uzak bir perspektif al, gürültüyü engelle
En önemli kararlar genellikle ne alacağınız değil, neyi göz ardı edeceğinizdir.
Sosyal çevresini sadeleştiriyor, bilgi kaynaklarını filtreliyor, yalnızca gerçekten değerli şeylere odaklanıyor.
6. Asla Meme coinlerine dokunma
KEY Bey hiç Meme coin almadı. Oyununu anlamadığı için değil, tamamen katılmadığı için.
“Eğer dopamin uyarımı istiyorsan, o zaman kumar oyna. Ama bunu zenginlik biriktirmekle karıştırma.”
Onun pozisyonu - BTC, ETH ve bazı seçkin altyapı projeleri - tamamen kullanışlılık ve uzun vadeli vizyona dayanıyor.
Bu zihniyet, onun her döngüde iyi yaşamasını sağladı.
Son konuştuğumuz cümle
Röportajın sonlarına doğru, Bay KEY çok etkileyici bir şey söyledi:
“Önce zengin olamazsınız, önce başarılı olursunuz, sonra zengin olursunuz.”
Kripto para birimlerinde kısayol yoktur, sihirli token yoktur ve bir gecede zengin olmanın sırrı da yoktur.
Ama gerçekten var olan bir şey var - net düşünce kalıpları.
KEY Bey'in hikayesi, öne geçmekle ilgili değil, her zaman doğru yargıyı korumakla ilgilidir.
Dubai ofisinde, yüzlerce kişilik bir ekibi yönetiyor. Ancak onun temel mantığı 14 yaşında okulu bıraktığı günden beri değişmedi:
Aldığınız şeyi anlayın, sonra bekleyin.
Bu alanda, başarının öncelikle bir zihniyet meselesi olduğunu söyleyebilirim.
Diğerleri? Onlar da gelecektir.